Travma Nedir
Travmanın fiziksel, duygusal, zihinsel belirtileri
Travmatik etken; kişinin ruhsal, fiziksel, bedensel dünyasını kaosa sokar. Ruhsal, zihinsel, ilişkisel, bedensel düzen bozulur. Tehlike ne kadar büyük ise; kayıp olasılığı ve tepkilerde o denli şiddetli olur. Eskisi gibi olmak, yaşamak, düşünmek, hissetmek artık mümkün olmaz.
Travma; günlük yaşamdaki sürekliliğin beklenmedik biçimde bozulması, kesintiye uğraması durumudur. Aniden gelişir. Kişinin, ailelerin, kitlelerin baş etme mekanizmaları aniden yetersiz kalır. Bireyin, ailenin, topluluğun varlığına yönelik açık, gizli bir tehdit/tehlike sinyali taşır. Tehdit/tehlike sinyali ne kadar büyük ise; travmatik etki de o denli büyük ve etkili olur. Bireyin o güne kadar ki var olan baş etme mekanizmaları işe yaramaz. Şok tepkileri ortaya çıkar. Tehlikenin büyüklüğüne ve bireyin baş etme kaynaklarına göre; 3 tür tepki olasılığı vardır. Birey; ya savaşacak, ya kaçacak ya da hiç bir şey yapamayıp donma tepkisi ile karşılık verecektir.
Travmaya neden olan etken; doğal bir afet olabileceği gibi, insan eliyle yapılan taciz, istismar, yaralama, vb, de olabilir. Ya da bir çocuğun ihtiyaçlarının yeterince karşılanamaması, yıl sonu gösterisinde rolünü unutması, sınıf içinde küçük düşürücü bir davranışa maruz kalması, sınavda başarısız olması, kötü bir olaya tanık olması da travmatik etken olabilir.
Travmaların bir kısmı, tek seferliktir. Bir kez yaşanmıştır. Tekrarı olmayabilir. Bazen de travma; sistematik biçimde devam eder. Bunlarda Kompleks Travma olarak adlandırılır. Kompleks travmaların onarılması daha zor ve zaman alan, etkileri daha kalıcı olabilen durumlardır. Özellikle Kişilik Bozukluğu olarak nitelendirilen rahatsızlık durumlarının altında, çocukluk dönemi travmatik yaşantılarının fazlalığı dikkati çekmektedir.
Travmanın fizyolojik belirtileri nelerdir?
Travmatik etken/tehlike söz konusu olduğunda; otonom sinir sistemi aşırı uyarılır. Sempatik sinir sistemi aktive olur. Yoğun biçimde adrenalin, kortizol gibi hormonlar kana karışır. Organizma savaş, kaç ya da donakalma moduna otomatik olarak geçer.
Söz konusu tehlike karşısındaki aşırı uyarılmışlık haline bağlı olarak;
- Kalp çarpıntısı,
- Hızlı ve yüzeysel nefes alma, nefes alamama hissi,
- Göğüs ağrısı,
- Baş dönmesi, baş ağrısı,
- Yoğun terleme, ısı değişiklikleri sıcak basması ya da buz gibi olma hali,
- Mide bulantısı, kusma isteği,
- Baş dönmesi, tansiyon düşmesi,
- Kol ve bacaklarda kasılma, seyrime, titreme,
- Yorgunluk,
- Baygınlık hissi, halsizlik,
- Hareketsizlik, donakalma,
- Aşırı, amaca yönelik olmayan hareketlilik,
- Ağız kuruluğu,
- Çabuk uyarılma, küçük uyaranlara bile ani, yoğun uygunsuz tepki verme sayılabilir.
Travmanın psikolojik belirtileri nelerdir?
Ruhsal dünyanın ansızın kapasitesinin üstünde uyarılması sonucu;
- Şok olma,
- Şaşkınlık hali,
- Dikkati toplayamama,
- Hayal kırıklığı,
- Muhakeme güçlükleri,
- Düşünememe, donakalma, seyirci olma hali,
- Unutkanlık, dalgınlık, eskileri hatırlayamama,
- Organizasyon güçlüğü, dağınıklık,
- Plan yapamama,
- Kabuslar, Flash back denen olay anının tekrar tekrar zihinde istemsizce canlanması,
- Travmatik olayın yeniden olacağı beklentisi, düşünceleri,
- Uykusuzluk; travma sonrası stres bozukluğunun en önemli göstergelerinden biridir.Kişinin uyku kalitesi bozulur. Sürekli uyanık kalmaya çalışılabilir.
- Karar alma güçlükleri, yanlış karar verme sorunları, pişmanlık,
- Oryantasyon zorlukları, sorun çözme becerilerinde gerileme, yetersizlik,
- Önceki işlevselliğe geri dönememe, beceri kayıpları,
- Günlük yaşama kendini verememe, hayattan zevk alamama,
- Olayı inkar etme, yok saymak isteme, reddetme,
- Başkalarını suçlama, tekrarlayan istemsiz, olumsuz otomatik düşünceler sayılabilir.
Travmanın duygusal etkileri nelerdir?
Travma anında ilk yaşanan ŞOK tepkisidir. Nasıl yani? Ne oldu? Anlamlandırma kapasitesini aşan tehlikeli bir durum vardır.
İlk şok atlatıldıktan sonra yaşanan duyguların en başında; yoğun bir korku, dehşet, panik, çaresizlik, güçsüzlük, yetersizlik vardır. Şok, panik duyguları devamında acı, öfke, pişmanlık, suçluluk, utanç, kızgınlık, nefret gibi duygular zihni adeta işgal eder.
Travmatik olay yaşanıp bitmiş olsa da; o an yaşanmış olan duygular genellikle sindirilemeden depolanmaktadır. Daha sonra travmatik olayı anımsatan herhangi bir olay, düşünce, duygu, bir rüya, bir çağrışım ansızın travma anında yaşanmış duyguların yeniden yaşanmasına yol açar. Aşırı duygusal uyarılmışlık durumunda ise; sol beynin mantıksal, rasyonel düşünme becerileri bastırılır. Ansızın yaşanan duygusal tetiklenmeler, kişilerin hayat kalitesini bozar. Pek çok duygusal sorunun altında travmatik olaylar bulunur. Travmatik olay sindirilebilir hale gelip, duygusal yükü boşaldığında kişi rahatlar. Kolay tetiklenip, kaosa girmez.
Travmayı ne zaman ciddiye alıp, yardım almak gerekir?
Travmatik olayın türüne, ciddiyetine bağlı olmakla birlikte; eğer hayatı doğrudan tehdit eden bir olay yaşandıysa hemen psikolojik destek alınabilir.
İstismar, tecavüz, taciz, bedene yönelik yaralanma, kaza, sel, deprem, toplumsal, insan eliyle ortaya çıkan felaketlere doğrudan maruz kalınması gibi durumlarda hemen müdahale edilebilir.
Yaşanan, tanık olunan, etkilenilen olayın üstünden 1 ay geçmiş olmasına rağmen, bazı belirtiler hala çok yoğun ise psikolojik destek olasılığı düşünülmelidir.
İlk 1 ay travmaya yönelik verilen bedensel, zihinsel, duygusal tepkiler normal olarak kabul edilir. Anormal bir olaya bireyin verdiği normal tepkilerdir söz konusu olan.
Travmatik olayın üstünden 3 ay geçmiş olmasına rağmen; hala uykusuzluk, kabus görme, iş ve karşı cins ilişkilerinde yetersizlik, depresif, karamsar duygu durum, ani uyarılmalar, cinsel isteksizlik, içe çekilme, olay anına yönelik istemsiz görüntüler zihne geliyorsa mutlaka bir uzmana baş vurmak gereklidir.
Travma belirtileri tedavi edilmediğinde; kronik uykusuzluk, depresyon, kaygı bozukluğu, verimlilik kaybı, ilişkisel sorunlar, cinsel işlev bozuklukları, alkol, madde bağımlılığına yönelme, panik bozukluk, bedensel rahatsızlıklarda artış ortaya çıkabilir.
Travma Terapisinde kanıta dayalı en etkin EMDR Terapisi yazımızı okumak isteyebilirsiniz.